27 Nisan’da Viyana’da yapılacak seçimlerde 30 yaş altı 215 bine yakın kişi oy kullanma hakkına sahip. Ancak gençler eğitim ve iş piyasası gibi zorluklarla mücadele ederken kendilerini genellikle siyasetten uzak hissediyor. Uzmanlar, gençlerin gelecek beklentilerini iyileştirmek ve siyasete ilgilerini artırmak için daha fazla birlikte karar alma mekanizmalarına katılımlarının sağlanması çağrısında bulunuyor.
Siyasete İlgileri Az
Avusturya İstatistik Kurumu verilerine göre, 1 Ocak 2025 itibariyle Viyana’da 16-29 yaş arası 215 bine yakın kişi Avusturya vatandaşı olarak oy kullanma hakkına sahiptik uzmanlara göre, gençler genellikle okul ya da eğitim gibi zorluklarla meşgul oldukları ve siyaseti karmaşık olarak algıladıkları için siyasete çok az ilgi gösteriyor.
Birlikte Karar Alma Mekanizması…
5 yıl önce yapılan seçimin analizlerine göre, 30 yaş altı gençlerin çoğu 2020’de SPÖ’ye oy verirken (yüzde 34), onu Yeşiller (yüzde 27) takip ediyor. Uzmanlara göre, oy kullanırken birlikte karar verme için doğrudan fırsatların olmaması belirleyici bir rol oynuyor. Viyanalı 16 yaş üstü nüfusun üçte birinden fazlası Avusturya pasaportuna sahip olmadıkları için yaklaşan belediye seçimlerinde oy kullanamayacak. Uzmanlar, „Burada özellikle gençlerle ilgili büyük bir çelişki var: Bir yandan entegre olmaları, örneğin Almanca öğrenmeleri için baskı var. Diğer yandan dışarıda tutuluyorlar ve oy kullanma hakları olmadığında bunu çok net hissediyorlar. Seçim yaklaştığında ve herkes seçim hakkında konuşurken oy kullanmalarına izin verilmediğinde, bu büyük bir sorunu beraberinde getiriyor. Bugün gençler, günlük yaşamlarını ve geleceklerini şekillendiren çok sayıda zorlukla karşı karşıya. Eğitim ve okullar, işgücü piyasası ve iklim krizi gibi konular özellikle aciliyet arz ediyor ve yaşam beklentileri üzerinde önemli bir etkiye sahip. Bu durum, 2020 Viyana seçimleri için yapılan anketlerde ortaya çıkan oy verme motivasyonlarına da yansımıştı.“
Zorluklar ve Akademik Performans
Pek çok genç mesleki gelecekleri konusunda endişeli. Uzmanlara göre, okuldan sonra güvenli bir iş bulmanın artık kolay olmadığının farkındalar. „Aile bağları ya da mali desteği olmayanlar genellikle büyük engellerle karşılaşıyor. Buna ek olarak, genellikle kardeşlerine bakmak veya ebeveynlerine destek olmak gibi görevlerle meşgul oluyorlar, bu da boş zaman ve eğitim faaliyetlerine katılmalarını engelliyor. Okulda başarılı olmalarına rağmen, yüksek öğretim kurumlarına erişim onlar için daha da zorlaşmaktadır. Özellikle sosyal açıdan dezavantajlı ailelerden gelen gençler, çıraklık eğitimi almakta veya eğitimlerine devam etmekte zorlanmaktadır ve bu sadece göçmen kökenli gençler için geçerli değildir. Politika yapıcılar onlara daha iyi fırsatlar sunmak için önlemler almalıdır. Pek çok gencin ev ödevlerinde ya da öğrenimlerinde evde hiçbir desteği yok. Eğitimden geri kalmamaları için acilen ücretsiz özel derse ihtiyaçları var.“
Gençlerin Yaşadığı Zorluklar
Uzmanlar, gençlerin çalışmak istemediği klişesinin yanlış olduğuna inanıyor. „Gençlerin çalışmak istemediği doğru değil. Bir işin güvenli olması, para getirmesi gerektiği gerçeğine daha fazla odaklanan gençler var. Bu durum büyük ölçüde çocukluklarının nasıl geçtiğine bağlı. Eğitim sisteminin daha sağlıklı olması ve ayrımcılıkla mücadele için önlemler alınması gerekiyor. Zira gençler kökenleri nedeniyle işgücü piyasasında sıklıkla dezavantajlı duruma düşebiliyorlar. Barınma da zor bir konu. Özellikle şehirlerde kiralar gençler için neredeyse hiç uygun değil. Bu da bağımsız bir yaşama giden yolu çok daha zorlaştırıyor.“
Daha İyi Bir Sağlık Sistemi Şart
Uzmanlara göre fiziksel ve ruhsal sağlık da giderek önem kazanan bir durumdur. Performans baskısının neden olduğu stres, zihinsel gerginlik ve koronavirüs pandemisinin etkileri, sağlık sorunlarına ilişkin farkındalığı artırmıştır. Bu nedenle pek çok genç daha iyi bir sağlık hizmeti, ruh sağlığı konusunda daha fazla eğitim ve daha sağlıklı bir yaşam tarzı için giderek ciddi çaba gösteriyor. ‘Genç Avrupalıların Sağlık Durumu Üzerine Uluslararası Araştırma’ çalışmasının sonuçlarına göre, 20 ila 37 yaş arasındaki gençlerin en büyük arzusu ruhsal ve fiziksel sağlıktır. Araştırma kapsamında 630’u Avusturya’dan olmak üzere 9,329 kişiyle görüşülmüştür. Genç Avusturyalı erkeklerin yüzde 12.7’si ve genç Avusturyalı kızların yüzde 14.6’sı artık iklim krizinin üstesinden gelindiğini görmek istediklerini belirtti. Gençler üzerindeki baskı gerçekten çok büyük. Hızlı erişime sahip daha fazla psikolojik danışmanlık hizmetine acil ihtiyaç var. Özellikle kriz durumlarında hızlı destek sağlanmalıdır.
Gençler Apolitik mi?
Uzmanlara göre Avusturya’da gençler apolitik değil. Sadece konuya yaklaşımları farklı: „Pek çok genç sosyal meselelerle ilgileniyor ama bunu geleneksel siyasi yapılar içinde yapmıyor. Siyasi partilerden ziyade sosyal hareketlere ya da online forumlara daha fazla dahil oluyorlar. Siyaset, gençler için somut olan ve seslerinin gerçekten bir fark getireceği ortak karar alma biçimlerine sahip olmalıdır. Örneğin gençlerin doğrudan katılım fırsatları önemlidir. Sosyal medya da bir rol oynuyor: Burada politikacılar gençlere daha hedefe yönelik şekilde yaklaşabilir ve bilgi göndermek yerine onlarla diyaloğa girebilirler. Sonuç: Gençler apolitik değiller sadece sürece ve siyasete dahil olmak için doğru yollara ihtiyaçları var.“
