Avrupa’nın en güçlü ekonomisine sahip ülkelerinden Avusturya’da halkın ciddi bölümünün yoksulluk ve mahrumiyet içinde yaşadığı bir kez daha ortaya çıktı.
İnanılmaz Rakamlar
Sosyal İşler Bakanlığı tarafından açıklanan rapora göre, ülkede 1.3 milyon kişi ya da nüfusun yüzde 15’i yoksulluk riski altındadır. Yaklaşık 200.000 kişi (yüzde iki) Avrupa asgari yaşam standardını karşılayamıyor. Bu durumdan özellikle tek ebeveynli aileler ve geniş aileler etkileniyor.
Uzmanlar: Önlem Alınmalı
Rakamlar 2018’den bu yana neredeyse hiç değişmedi. Raporu değerlendiren uzmanlar ve Sosyal İşler Bakanı Johannes Rauch, yoksullukla mücadele için yapısal önlemler alınması çağrısında bulunuyor.
Sorunlar Çok Fazla
Çalışmada yer alan Avusturya İstatistik Kurumu’ndan Nadja Lamei’ye göre, yoksulluktan etkilenenlerin daha fazla sağlık sorunu, daha az eğitimleri ve sosyal katılımları var, yoksulluktan etkilenen çocuklar okul gezilerine çok az katılabiliyor ve çok isteseler de arkadaşlarını evlerine davet edemiyor.
Her Yedi Kişiden Biri Yoksul
Verilere göre Avusturya’da her yedi kişiden biri yoksulluk riski altında. Halkın yaklaşık yüzde ikisi ise „maddi ve sosyal açıdan önemli ölçüde dezavantajlı“ durumda, yani 1.300 Avroluk beklenmedik harcamalarını kendi kaynaklarından karşılayamıyor ya da evlerini yeterince ısıtamıyorlar. Çalışmak bile her zaman yoksulluğa karşı koruma sağlamamaktadır: İstihdam edilen bireylerin yüzde sekizi „çalışan yoksul“, yani çalışmasına rağmen düşük hane gelirine sahiptir.
Eşit Sosyal Erişim Önemlidir
Eğitim, sağlık ve barınma gibi sosyal altyapıya eşit erişimin önemine değinen uzmanlar, „Yoksulluktan etkilenen ailelerin çocuklarının kreşler, okul sonrası bakım merkezleri ve tam gün eğitim veren okullar gibi hizmetleri kullanma olasılığı şu anda çok daha düşüktür ve özellikle bu alanlara eşit erişim, yoksulluğun etkisinin azaltılması ve önlenmesi için çok önemlidir.“
Yoksulluk ve Sosyal Mahrumiyet
Avrupa Birliği’nde geçerli resmi tanımlamaya göre „yoksulluk ve sosyal izolasyon“ için üç koşuldan en az birinin geçerli olması gerekiyor: Gelirin yoksulluk eşiğinin altında olması, hanenin ‘belirgin bir maddi ve sosyal mahrumiyet’ içinde bulunması ya da hanede geçime katkıda bulunan kişi sayısının azlığı.
Resmi olarak bir ülkedeki ortalama gelirin yüzde 60’ı yoksulluk eşiği olarak sayılıyor ve geliri bu miktarın altında kalanlar yoksul olarak nitelendiriliyor.
Yoksulluk Eşiği Kriterleri
Yoksulluk eşiği, hanedeki kişi sayısı ve yaşlarını dikkate alarak maddi durumu baz alırken ‘maddi ve sosyal mahrumiyet’, kişilerin kendi yaşam koşullarıyla ilgili değerlendirmelerine dayanıyor. Burada kişilerin kira, fatura gibi ödemelerini yapabilecek durumda olup olmadığı, bir haftalık tatile gidebilme, ayda bir kez arkadaşlarla ya da aileyle bir şeyler yiyip içebilme gibi imkânları baz alınıyor.
