Coronavirus (COVID-19) salgınını yayılmaması için tüm önlemler alındı, favori restoranlarımız, sosyal aktiviteler ile ilgili birçok yer kapatıldı ve insanlar son birkaç hafta içinde birçok karmaşık duygular içindeler.
Pozitif Zihin Yöntemi (PZY) üzerine son verdiğim dersimde, benlik duygusu ve esneklik konusunu işledik. İşler yolunda gittiğinde nasıl tepki verdiğimizde psikolojik gücün gerçek seviyesinin nasıl olduğunu, aynı zamanda sıkıntı ve sıkıntıya nasıl tepki verdiğimizi anlattım. Bu birimin ana temalarından biri, belirli bir durumu ve sonucunu yöneltmesek de, tutumumuzu ve bununla nasıl başa çıkacağımızı kontrol edebilmemizdir.
Bu salgını bu kadar üzücü kılan şey de kimsenin gidişatın tam yörüngesini ya da sonuçlarının büyüklüğünü tahmin edememesidir. Yine de, günlük davranışlarımızda yaptığımız seçimler, bu durum ortaya çıktıkça genel refahımızı belirlemede uzun bir yol kat edebilir.
Ben bu kaotik zamanda psikolojik sağlığınızı en üst düzeye çıkarmak için kullanabileceğiniz pozitif psikolojinin dört stratejisini paylaşmak istiyorum – tabii ki, sosyal uzaklaşma parametreleri içinde!
Arkadaşlarınız ve sevdiklerinizle bağlantı kurmaya devam edin…
Akrabalık, refahımızın en güçlü göstergesidir ve her zamankinden daha fazla bağlantıya ihtiyacımız olduğu zamanlardır şu an. FaceTime, Skype veya bir telefon görüşmesi yoluyla sanal olarak elde edilebilse bile, topluluk duygusu yaratmak için istediğinizi yapın. Ya da herkesin aynı film veya TV şovunu aynı anda izlediği bir çevrimiçi (facebook) video izleme partisi oluşturun, böylece hala birşeyler paylaşmış olursunuz.
Uyku düzeni ve egzersiz önemli…
Haberleri izlemek ve işlerin kontrolden çıktığını hissetmek çok kolay. Bu yüzden kontrolümüz altındaki şeyleri kavramak önemlidir. Tutarlı fiziksel aktivite ve sağlıklı uyku düzeni ile sağlığımızı önceliklendirmek, özerklik duygusunu geri yüklemek için çok daha iyi bir yoldur. Egzersiz beynin iyi hissettiren kimyasallar bültenleri ve uyku refahı teşvik nöral devreleri güçlendirir.
Kederinizi kalem ve kağıta yazmaya bırakın. Üzüntü ve korku hissetmeniz normal…
En önemli şey bu duygulara nasıl tepki verdiğimizdir. Bu tür duyguları dile çevirme eylemi, olumsuz düşünce döngülerini frenlemenin en güçlü yollarından biridir ve aynı zamanda içgörü, netlik ve iyi bir bakış açısı kazanmamızı sağlar.
Neler olup bittiğini öğrenin, haberleri izleyerek ve sosyal medyayı takip ederek ne kadar zaman harcadığınızı sınırlayın…
Ve eğer izlerseniz de, iyi kaynaklar olmasına dikkat edin. Tıp uzmanları tarafından tavsiye edilen son önlemler hakkında durumun ciddiyeti hakkında gerçekçi bir anlayış tutmak önemlidir. Ama söylenenlerin tamamen sizi meşgul etmesine izin vermeyin. Ara sıra zevkli müzik veya en sevdiğiniz komedi video kliplerini izleyin, kendinizi pozitif duygular ile meşgul edin.
Kısacası, kendinize iyi bakın, birbirinizle ilgilenin ve önümüzdeki haftalarda ve aylarda birbirimize destek olmak için elimizden geleni yapalım.
SEBİHA ÜNAL HAKKINDA:
Doç. Dr. Sebiha Ünal, Psikolog, otizm- ve ilişki uzmanıdır,
Türkiye ve Avrupa’da otizmle ilgili araştırma ve farklı çalışmalarda bulundu. Şu an Hollanda, Belçika ve Türkiye’de kendi Otizm Uzmanlık Merkezleri ve Otizm Akademisinde (AECSU-AASU) tedavi ve eğitim veriyor. Kendi yaptığı bilimsel araştırmalar ve çalışmalar sonucunda pozitif bakış açısının otizmli kişilerde ne kadar güzel sonuçlar getirdiğini gördü ve bu yüzden uzmanlık alanını pozitif psikoloji ile geliştirdi ve kendi geliştirdiği yöntem olan Pozitif Zihin Yöntemi (PZY) ile Türkiye, Hollanda ve Belçika’da da bulunan Otizm Uzmanlık Merkezlerinde şimdiye kadar 600 üzerinde otizm uzmanı yetiştirdi, yetenekleri vurgulamanın ve bunlara yönelmenin otizmin zayıf yönlerinden daha da önemli olduğunu düşünüyor.
Daha fazla bilgi ve iletişim için:
