EĞİTİMSAĞLIKYAZARLAR

Otizm ve Şizofreni Arasındaki Bağlantı

Otizm ve şizofreni arasındaki semptom örtüşmesi uzun yıllar incelenmiştir. Aslında, otizm, bu iki tanının ortaya çıkma biçimindeki benzerlikler nedeniyle daha önce şizofreninin erken çocukluk başlangıcı olarak etiketlenmiştir.

Hem otizm hem de şizofreni, olağandışı veya atipik davranışların yanı sıra kendini tecrit etme veya sosyal geri çekilme olarak ortaya çıkabilir. Birisi bu semptomları yalnızca bir tanı kriterlerini karşılasa bile sergileyebilir.

Bazen psikotik belirtiler yaşamayan otizimli kişilere şizofreni teşhisi konur. Halüsinasyonları ve sanrıları test etmek için kullanılan bazı önlemler, otizimli katılımcıları yanıltabilecek şekilde ifade edilmiştir. Örneğin, diğer insanların garip veya olağandışı bulduğu inançları yaşayıp yaşamadıkları sorulduğunda, otizimli insanlar özel ilgi alanlarını düşünebilir.

Yukarıda belirttiğim gibi, otizimli insanların, otizimli olmayan popülasyona kıyasla şizofreni geliştirme riski daha yüksektir. Bu iki tanının kesişimiyle ilgili araştırmalar sınırlı olsa da, otizm ve şizofreni arasındaki bağlantı açıkça belgelenmiştir.

Otizm ve şizofreni için değerlendirme karmaşık olabilir. Bir bireyin tanılarından biri veya her ikisi de olabilir veya hiçbiri olmayabilir. Erken çocukluk döneminde tanı alan otizimli bireyler, otizm erken çocukluk döneminde ortaya çıktığından ve şizofreni onlu yaşların sonlarında veya yirmili yaşların başında gelişme eğiliminde olduğundan, yaşamın ilerleyen dönemlerinde şizofreni geliştirebilir.

Otizm ve şizofreni iki farklı tanı olduğundan, her durumu tanımlamak için kullanılan farklı değerlendirmeler vardır ve her ikisi de aynı anda teşhis edilemeyebilir. Bir birey erken çocukluk döneminde otizimli olarak tanımlanabilir ve daha sonra yetişkinlikte şizofreni geliştirebilir. Ayrıca çocukluk boyunca tanımlanamayabilir ve şizofreni gelişene kadar otizimli olduklarını fark etmeyebilirler.

Şizofreni Teşhisi Hangi Belirtiler İle Verilir?
Aşağıdakilerden iki tanesi veya daha fazlası:
• Hayal
• Halüsinasyon
• Düzensiz konuşma
• Düzensiz davranış
• Sınırlı duygusal veya sözlü ifade gibi „olumsuz belirtiler“
• Birey bir veya daha fazla alanda işlevselliği azaltır
• Rahatsızlık en az altı ay sürer
• Başka bir psikotik bozukluk ekarte edildi
• Rahatsızlık, tıbbi bir durumdan veya madde kullanımından kaynaklanmamaktadır

„Otizm spektrum öyküsü veya çocukluk çağı başlangıcında bir iletişim bozukluğu varsa, şizofreninin ek tanısı, yalnızca şizofreninin diğer gerekli semptomlarına ek olarak belirgin sanrılar veya halüsinasyonlar da en az bir ay boyunca mevcutsa yapılır“

Doç. Dr. Sebiha Ünal: “Otizm ve şizofreninin bazı semptomları örtüşmektedir ve otizimli kişilerin otizim olmayan insanlara göre şizofreni geliştirme olasılığı çok daha yüksektir. Bu komorbid tanıların tanımlanması ve tedavisinde ek komplikasyonlar vardır, ancak bireyler tanılarını belirlemek ve uygun tedaviye erişmek için kalifiye profesyonellerden destek isteyebilirler.”

Otizm Teşhisi Hangi Belirtiler İle Verilir?
Otizm için tanı kriterleri:
• Aşağıdakiler dahil olmak üzere sosyal iletişim ve etkileşim eksiklikleri:
• Sosyal-duygusal karşılıklılık ile ilgili zorluk
• Sözsüz iletişimde zorluk
• İlişki geliştirme ve sürdürme zorluğu
• Kısıtlayıcı, tekrarlayan davranışlar, ilgi alanları, faaliyetler vb.
• Tekrarlayan davranışlar veya hareketler
• Rutinlerle esnek olmama
• Güçlü, yoğun ilgi alanları
• Duyusal girdiye atipik tepkiler
• Belirtiler gelişimin erken dönemlerinde başlar
• Semptomlar önemli bozulmaya neden olur
• Semptomlar başka bir tanı ile daha iyi açıklanamaz

Otizm ve Şizofreni Tedavisi
Otizm, zihinsel bir sağlık bozukluğu değil, nörogelişimsel bir farklılık olduğundan, tedavi edilen veya „düzeltilen“ bir şey değildir. Bununla birlikte, otizimli insanlar stresi yönetmek için psikoterapi, iletişim ve duyusal sorunlara yardımcı olmak için konuşma veya mesleki terapi ve mesleki veya finansal yardım gibi hizmetler gibi desteğe ihtiyaç duyabilirler.

Şizofreni hastaları halüsinasyonları veya sanrıları yönetmek için antipsikotik ilaçlara ihtiyaç duyabilirler. Stresi yönetmeye veya semptomlarına ilişkin içgörüyü geliştirmeye yardımcı olmak için psikoterapiden de yararlanabilirler. Aile terapisi, bakıcıların sevdiklerinin semptomlarını ve onları en iyi şekilde nasıl destekleyebileceklerini anlamalarına yardımcı olabilir.

Son olarak, grup terapisi, bireyin benzer semptom ve deneyimlere sahip başkalarıyla bağlantı kurabileceği destekleyici bir ortam sunabilir.

 

Doç. Dr. Sebiha Ünal Hakkında; Klinik Psikolog, otizm- ve ilişki uzmanıdır, Türkiye ve Avrupa’da otizm üzerine bilimsel araştırma ve farklı çalışmalarda bulundu ve hala bulunmakta. Şu an Hollanda, Belçika ve Türkiye’de kendi Otizm Uzmanlık Merkezleri ve Otizm Akademisi’nde (AECSU-AASU) tedavi ve eğitim veriyor. Kendi yaptığı bilimsel araştırmalar ve çalışmalar sonucunda pozitif bakış açısının otizmli kişilerde ne kadar güzel sonuçlar getirdiğini gördü ve bu yüzden uzmanlık alanını pozitif psikoloji ile geliştirdi ve kendi geliştirdiği yöntem olan Pozitif Zihin Yöntemi (PZY) ile Türkiye, Hollanda ve Belçika’da da bulunan Otizm Uzmanlık Merkezleri’nde şimdiye kadar 600’ün üzerinde otizm uzmanı yetiştirdi, yetenekleri vurgulamanın ve bunlara yönelmenin otizmin zayıf yönlerinden daha da önemli olduğunu düşünüyor.

Daha fazla bilgi ve iletişim için:
info@autismexpertisecenter.com
www.autismexpertisecenter.com

instagram: drsebihaunal

ähnliche Artikel

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht. Erforderliche Felder sind mit * markiert